21 Mayıs 2012 Pazartesi

Başka bir dünya 'Yoga' ile gelen sağlık

Çalıştığım bankadan ayrılma kararını verdiğimde iş hayatına da ara vermem gerektiğinin farkındaydım.
Sanırım çevremdekiler, benim gibi çalışma hayatını çok seven birisinin evde ne yapacağını merak ediyor ve yanlış karar verdiğimi düşünüyorlardı.
Elbette bu kararı vermek hiç kolay olmadı ve ben de çok fazla sorguladım ama daha önce de anlattığım gibi artık benim için orada sürdürülebilir bir yapı kalmamıştı.
Kasım ayının başında bu ayrılık kararını verdiğimde sağ kolumda uyuşmalar başladı. Bu ağrıların tamamen sinirsel olduğunun farkındaydım ama aralık ayında bankadan
ayrıldıktan sonra sol kolumdaki uyuşmalarla birlikte endişelenmeye başlamıştım. Daha önce de bir şeylere üzüldüğümde bu tarz ağrılarım olmuştu fakat bu çok başkaydı.
Hareketlerimi kısıtlıyor ve bazen de dayanılmaz şekilde ağrıyordu.
Bankada çalıştığım dönemde çok fazla sıkıldığımda midemde ve daha birçok yerimde oluşan ağrılarla birlikte saçma sapan rahatsızlıklarım da olmuştu. Stresin insan sağlığını
nasıl etkilediğinin canlı örneğiydim ve şimdi de vücudumdaki kasılmalar da kesinlikle bu yüzdendi.  Evde vakit geçirmekte hiç zorlanmıyordum hatta çok da keyif alıyordum
ama sert geçen kışın ardından nisan ayı ile birlikte içim kıpır kıpır etmeye başladı. Soğuk günlerde evde oturmak bir yere kadar artık başka birşeyler yapma vaktiydi.
Eşim işten ayrıldığımdan beri beni yoga yapmam konusunda ikna etmeye çalışıyor fakat ben bir türlü tamam diyemiyordum 'ya beceremezsem' diye korkuyordum. Hatta
'transa geçme seanslarında ben çok gülerim' diyordum.
Sosyal paylaşım sitelerinden birinde bir arkadaşımın yogaya başladığını okuduğumda nedense birden heyecanlandım. Hem uzun zamandır görüşemediğim bu arkadaşımla tekrar
görüşme fırsatı bulacak hem de tanıdık birisiyle olduğum için yogaya ve bulunduğum ortama daha rahat uyum sağlayacaktım. Bu düşüncelerle hemen arkadaşımla irtibata geçtim.
Ne tesadüftür ki ilk görüşmeye gittiğim tarih evlilik yıldönümümüz olan 3 Nisana denk geldi. Bana evlilik yıldönümü hediyesi olur diye düşünerek başaldım yoga derslerime.
İlk zamanlar gittiğimiz stüdyodan Belkıs hanım da bize katılıyordu. Ama sonraki derslerde hocamız Özgür hanım, arkadaşım Ömür ve Aslı adındaki diğer arkadaşla birlikte 4 kişiydik.
Bu sebeple çok samimi geçen derslerde hiç sıkılmadım. İlk öğrendiğim şey yoga yaparken transa falan geçilmiyor tam tersi gayet aktif olunuyordu. Nasıl da yanlış bir önyargıya sahipmişim. İlk haftalarda hareketleri yapmaya çalışırken çok vahim durumdaydım. Ne ellerim kolumdaki ağrılar yüzünden beni taşıyor ne de bacaklar kalkıyordu.
Ama zaman geçtikçe inanılmaz bir şekilde ağrılarım tamamen yok olmuştu ve hareketleri yapmak artık o kadar zor değildi. (Mum duruşu dahil birkaç hareketi tabii ki
yapmam çok fazla zaman istiyor)
Haftada iki gün de olsa yoga benim dünyamı çok değiştirdi. Vücudum sıkılaşmaya başladı.Zihnimin ve algımın açıldığını hissediyorum. Özgür hocadan aldığım tavsiyelerle yaptığım meditasyon da çok iyi geliyor. İşte transa geçme olayı olarak gördüğüm bağdaş kurup oturarak yapılan hareket meditasyon:) yogadan bağımsız yani. Ama yoga vücudumuzu meditasyona hazırlıyor.
Bu konularla ilgili öğrenecek çok şey var. Bunun eğitimini almış olan Özgür hoca da bu konuda pek sıcak ve samimi olduğuna göre bırakmaya niyetim yok. Başlamamak için çok direndiğim yogadan artık kolay kolay vazgeçmeyeceğimden eminim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder