İlk ve en büyük sürprizlerini yıllar önce yapmışlardı. Asla unutamayacağım bir anıdır bu.
Üçümüz
beraber gittiğimiz alışveriş merkezinde gezinirken bana dönüp ‘teyze sen burada
bekle bizim 10 dakikalık bir işimiz var hemen geleceğiz’ dediklerinde, önce
tereddüt ettim çünkü ancak 8-9 yaşlarındaydılar.Sonra, kendi başlarına bir
şeyler yapabilmenin keyfini sürsünler nasıl olsa alışveriş merkezindeyiz diye
düşünerek ‘olur’ demiştim.Aklımca
onları uzaktan izleyecektim. Ama onları takip etmeyeceğime dair söz verdirdilerJ
10-15
dakika sonra geldiklerinde ellerinde kocaman bir paket vardı ve bana hediye
almışlardı. O paketi açarken yaşadıkları sevinçlerini, gülmelerini asla
unutmayacağım.Ellerinde bulunan harçlıklarıyla bana oyuncakçıdan bir oyuncak koyun almışlardı ama o kadar şirinlerdi ki. ‘Sen hep bize hediye alıyorsun o yüzden biz de sana sürpriz yapmak istedik’ dediklerinde dünyalar benim olmuştu.
Bu
seneki doğum günü hediyelerim arasında da, yeğenlerimin aldığı iki küçük ‘Japon
balığı’ vardı. Çok değerli hediyelerim oldu bu sene ama bunların yeri başka açıkçası.
İki
gün önce onların evinde balıklarını görüp çok beğendiğimi söylediğim için hemen
alıp getirmişler.
Birkaç
yıl önce aldığım balıklarımın en fazla 15 gün yaşamış olması nedeniyle önce
biraz endişelendim açıkçası. Çünkü ben hediyelere çok fazla önem veririm ve sevdiklerimden gelen önemli bir mesaj telefonumdan yanlışlıkla silinse bile ağlayabilecek
birisiyim. Bu nedenle, ‘bu balıklara da bir şey olursa çok üzülürüm’ diye korktum.
Balıklarımı
eve getirdikten sonra eşimle beraber ne isim versek diye düşünmeye başladık.
Eşim,Bak
birisinin üzerinde yol gibi bir lekesi var derkenBen,Umarım uzun süre yaşarlar bunlar çabuk ölüyorlar maalesef
dediğimde Eşim ‘Yolcudur Abbas bağlasan durmaz diyerek’ balıkların isimlerini koymuştu bileJ
Böylece evimize giren ilk hayvanların isimleri belirlenmiş oldu: Yolcu ve Abbas…
Balıkların
bakımı konusunda gösterdiğim hassasiyete eşim bile şaşırıyor. Çiçeklerimizi bazen
sulamayı unuttuğum için balıkları da aç bırakmamdan korkuyordu ama benden
beklenmeyen bir performansla ilgileniyorum onlarla. Yani onlara bir şey olursa
bakımsızlıktan değil:)
Uzun lafın
kısası: Cumartesi akşamı evimize gelen balıklardan ‘Yolcu’ maalesef ismine uygun davrandı ve Pazartesi akşamı
aramızdan ayrıldı L
Artık
sadece ‘Abbas’ ile beraberiz.
Prenseslere
nasıl söyleyeceğimi bilemediğim için böyle bir çözüm buldum kendimceJ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder